4 Nisan 2015 Cumartesi

Bülent Ortaçgil / Çığlık Çığlığa

Seni sevdiğimi anladığım günden beri 

Sesler değişti, renkler değişti 
Yüzümdeki çizgiler başkalaştı 
Geçmişim değişti oyunlaştı 
Yeşilin ortasındaki gelincik gibi 
İnceleşti, yabancılaştı. 
Siste bağıran vapur düdükleri gibi 
Geliyor muyuz, gidecek miyiz, yoksa çığlık çığlığa...


Seni sevdiğimi anladığım günden beri 
Hiçlik değişti yokluk değişti 
Karşılıksızlığım dengeleşti 
Günler değişti sana dönüştü 
Nasıl gördüğün düşü yeniden istersen 
Nasıl bir yılgınlıktır sabah zilleri 
Zamanı gelince nasıl terk eder kuşlar 
Kaçıyor muyuz, kalacak mıyız, yoksa çığlık çığlığa...


Seni sevdiğimi anladığım günden beri 
Yüzler değişti, dostlar değişti 
Yorgun sokaklar bile karşı çıktılar 
Adresler değişti evler değişti 
Seni sevdiğimi anladığım günden beri 
Gökyüzü değişti geceler değişti 
Çocuklar bile bana çiçek diye baktılar 
Yaşıyor muyuz, unutacak mıyız yoksa çığlık çığlığa...

2 Nisan 2015 Perşembe

Ahmet Telli / Gün Biter Gülüşün Kalır Bende

gün biter gülüşün kalır bende
anılar gibi sürüklenir bulutlar
ömrümüz ayrılıklar toplamıdır
yarım kalan bir şiirdir belki de

aykırı anlamlar arayıp durma
güz biter sular köpürür de
kapanmaz gülüşünün açtığı yara
uçurum olur cellat olur her gece

her gece yeniden bir talan başlar
acı ses olur, ses deli bir yağmur
eski bir eylüle gireriz böylece

sığındığım her yer adınla anılır
ben girerim, sokağı devriyeler basar
bir de gülüşün eklenir kimliğime